Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Oktay, "Depremde vefat eden 50 bini aşkın insanımız arasında 216 da emniyet mensubumuz bulunuyordu"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Türk Polis Teşkilatı'nın 178
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Depremde vefat eden 50 bini aşkın insanımız arasında 216 da emniyet mensubumuz bulunuyordu" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Türk Polis Teşkilatı'nın 178. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen iftarı programına katıldı. Oktay, sözlerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ileterek başladı. Türk Polis Teşkilatı'nın kuruluşunun 178'inci yıl dönümünü de kutlayan Oktay, "Polislerimiz, tam 178 yıldır canları pahasına, ailesinden, sevdiklerinden ayrı kalma pahasına ülkemiz ve milletimizin huzuru için mücadele ediyor. Emniyet camiamız, tüm kademeleriyle fedakârlık, disiplin ve dikkat gerektiren ağır bir sorumluluğu yerine getiriyor. Burada şu hususun altını özellikle çizmek istiyorum. Sizler, şerefli bir mesleğin mensupları olarak sadece asayişi, sadece güvenliği, sadece huzur ve barışı temin etmiyorsunuz. Her biriniz aynı zamanda görevinizi eksiksiz yaparak ülkemizin itibarına, ülkemizin gelişmesine de önemli katkılar sağlıyorsunuz. Türkiye'nin yıldızının parlamasında, bölgesinin turizm, ticaret ve ekonomi merkezi haline gelmesinde sizlerin çok büyük emeği var. Bugün ekonomisiyle, demokrasisiyle, tesis ettiği huzur ortamıyla öne çıkan bir Türkiye gerçeğinden bahsediyorsak, hiç şüphesiz bunun aktörlerinden birisi de polisimizdir, farklı birimleriyle emniyet teşkilatımızdır. Asrın felaketiyle sarsıldığımız 6 Şubat depremlerinde buna bir kez daha şahit olduk. Depremde vefat eden 50 bini aşkın insanımız arasında 216 da emniyet mensubumuz bulunuyordu. Kendi acılarına ve kayıplarına rağmen polis teşkilatımız, depremin ilk anından itibaren depremzedelerimizin imdadına koştu. Arama kurtarma çalışmalarından asayişin teminine, yardım dağıtımından koordinasyon faaliyetlerine kadar her alanda polislerimiz görev aldı. 11 ilimizde yaşayan 14 milyon insanımızın etkilendiği böyle büyük bir sınamanın üstesinden alnımızın akıyla geldik. Güvenlik noktasında ufak tefek olaylar dışında hamdolsun hiçbir sorunla karşılaşmadık. Bırakın deprem felaketini, birkaç saatlik elektrik kesintilerinde bile başka ülkelerde yağmadan hırsızlığa neler yaşandığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Milletimiz, bu yönüyle de farkını ve asaletini çok net biçimde göstermiştir" diye konuştu. "Şu anda da 20 bin takviyeyle birlikte toplam 70 bin emniyet personelimiz bölgede görev yapıyor" diyen Oktay, sözlerine şöyle devam etti: "Bir an önce hayatın normale dönmesi, yaralarımızın sarılması için bu 70 bin kardeşimiz, yalan ve iftiralara aldırmadan elini taşın altına koyuyor. Devletin milletiyle bu zor günlerde sergilediği dayanışma çok değerlidir ve inşallah asla unutulmayacaktır. Hem Ramazan-ı Şerifinizi, hem de sizlerin gurur günü olan Polis Gününüzü tebrik ediyorum. İdrak ettiğimiz mübarek günlerin, teşkilatımızın tüm kademelerinde görev yapan kardeşlerime huzur, esenlik, mutluluk getirmesini diliyorum. Bu vesileyle emniyet teşkilatımızın şehitlerini ve tüm şehitlerimizi rahmetle yâd ediyorum. Gazilerimize şükranlarımı sunuyor, kendilerine Allah'tan hayırlı, sağlıklı ve uzun ömürler niyaz ediyorum. Sınırlarımız dışında ülkemizi ve milletimizi temsilen sorumluluk üstlenen teşkilat mensuplarımıza da şükranlarımı sunuyor, başarılar diliyorum." Son yıllarda dünyanın sağlıktan güvenliğe pek çok alanda bir kriz fırtınasından geçtiğini söyleyen Oktay, "Koronavirüs salgınını henüz atlatmışken iki komşumuz arasında başlayan sıcak çatışmaların ve bunun yıkıcı sonuçlarının etkisi altında kaldık. Yakın coğrafyamızda halen devam eden bu kanlı savaşı, kışkırtmalara rağmen ülkemiz sınırları dışında tutmayı başardık. Dahası esir takasından tahıl mutabakatına kadar attığımız adımlarla Türkiye'yi bu sürecin kilit ülkesi konumuna getirdik. Çevremizde bir güvenlik ve barış kuşağı oluşturmak için tıpkı bir kuyumcu hassasiyetiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu anlayışla biliyorsunuz bir süre önce terörle mücadele konseptimizde köklü bir değişikliğe gittik. Artık vatanımıza yönelik tehdit ve tehlikeleri içeride değil, sınırlarımızın dışında, mümkün olan en uzak mesafede karşılıyoruz. Tehditlerin kapımıza gelmesini beklemiyor; terör örgütlerinin tepelerine biniyor, inlerini tek tek başlarına geçiriyoruz. Sınır ötesi harekâtlarımız sayesinde bölücü terör örgütünü tüm uzantılarıyla birlikte Suriye ve Irak'ta hareket edemez hale getirdik. Kesintisiz ve sürekli operasyonlarımız neticesinde Doğu ve Güneydoğu bölgemizde sükûnet hakim, huzur hakim. Bölücü terör örgütünün baskısı sebebiyle yaprak kıpırdamayan illerimiz artık yatırım alıyor, turist çekiyor; ticarette, istihdamda, üretimde, tarımda, hayvancılıkta adeta destan yazıyor. Güvenlik kuvvetlerimizin canı pahasına yürüttüğü mücadelenin eseri olan bu kazanımlardan geriye gidişe kesinlikle izin vermeyeceğiz. Aynı şekilde çetelerden mafya bozuntularına, zehir tacirlerinden milletimizin canına, malına, namusuna kast eden alçaklara kadar kanunun ve hukukun dışında ikbal peşinde koşan hiç kimseye göz yummayacağız. İnşallah bunu da tüm başarılarımızda olduğu gibi yine birlikte yapacağız, yine birlikte başaracağız" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin 14 Mayıs'ta bir seçime gittiğini hatırlatan Oktay, "Bu seçimin ülkemizin en kritik seçimlerinden biri olacağı anlaşılıyor. Gerek uluslararası basında ardı ardına çıkan makaleler, haberler, gerekse en üst düzeyde yapılan açıklamalar bu gerçeği ortaya koyuyor. Bölücü terör örgütü elebaşlarından FETÖ'cü alçaklara kadar envai çeşit millet düşmanının da umudunu bu seçimlere bağladığını görüyoruz. Türk demokrasisinin bu imtihanı başarıyla verebilmesi noktasında sizlere çok ciddi görevler düşüyor. Seçim sürecimize gölge düşürmeye matuf çabaların olması muhtemeldir. Geçen hafta yaşanan bazı hadiseler ve yapılan sorumsuz açıklamalar, bu konudaki endişelerimizin yersiz olmadığını göstermiştir. Polisimizin delilleriyle, kamera kayıtlarıyla, şahitleriyle ortaya çıkardığı bir olayın siyasi istismar malzemesi olarak kullanılması üzüntü vericidir. Siyasetçiler, bilhassa seçim döneminde kurumlarımıza ve topluma karşı daha fazla mesuliyet duygusuyla hareket etmelidir. Biz bugüne kadar sandığın itibarının zedelenmesine asla fırsat vermedik; bundan sonra bu tarz kötü niyetli girişimlere rıza göstermeyeceğiz. Gerek propaganda döneminde, gerekse seçim gününde herhangi bir zafiyetin oluşmasına kesinlikle müsaade etmeyeceğinize inanıyorum. Vatandaşlarımızın iradelerini sandığa özgür bir şekilde yansıtabilmeleri için sizlerden görevinizi en güzel şekilde yapmanızı bekliyoruz. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken bir kez daha ülkemize ve milletimize yaptığınız hizmetlerden dolayı sizlere teşekkür ediyorum. Bugün aramızda bulunamayan, şu an vazife başında olan, nöbette olan tüm arkadaşlarınıza Cumhurbaşkanımızın ve bizlerin selamlarımızı iletmenizi istirham ediyorum. Emniyet teşkilatımızın tüm şehitlerini tekrar rahmetle anıyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyor, Allah yar ve yardımcınız olsun diyorum. Türk Polis Teşkilatı'nın 178'inci kuruluş yıl dönümünüz ve 10 Nisan Polis Gününüz kutlu olsun" şeklinde konuştu.