Erkan Özerman'ın vasiyetini kuzeni açıkladı: "Cenazemde dedikodu yapmalarına izin vermeyeceğim"

TAKİP ET

Hayatını kaybeden Best Model of Turkey Kurucu Başkanı Erkan Özerman'ın cenazesi, Kocaeli'nin Kartepe ilçesinde defnedildi.

Hayatını kaybeden Best Model of Turkey Kurucu Başkanı Erkan Özerman'ın cenazesi, Kocaeli'nin Kartepe ilçesinde defnedildi. Özerman'ın vasiyetinin çocukluğunun geçtiği köye defnedilmek olduğunu söyleyen kuzeni, İstanbul'da kendisi için tören yapılmasını kesinlikle istemedi. Sanat dünyasını çok iyi tanıyan biri olarak, 'Benim cenazemin üzerinden istismar ve dedikodu yapmalarına izin vermeyeceğim' diyerek kabul etmedi. Bu şekilde sade bir törenle defnedilmek istedi dedi. Best Model of Turkey Kurucu Başkanı, prodüktör, organizatör ve sanatçı menajeri Erkan Özerman (86), pankreas kanseri sebebiyle tedavi gördüğü hastanede 13 Şubat'ta hayatını kaybetti. Özerman'ın cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı'nda helallik alınmasının ardından çocukluğunun geçtiği Uzuntarla Mahallesi'ne getirildi. Burada Erkan Özerman'ın cenazesi, kılınan namazın ardından Uzuntarla Merkez Mezarlığı'nda defnedildi. Kartepe Belediye Başkanı Mustafa Kocaman da cenazeye katılarak, Özerman'ın yakınlarına başsağlığı diledi. Köye defnedilmek istedi Erkan Özerman çocukluğunun geçtiği iki katlı evin önünde gazetecilere açıklamalarda bulunan kuzeni Mehdi Nüzhet Çetinbaş, Erkan abi ailemizin bir ferdi. Halamızın oğlu olur kendisi. Onun için buradayız, son vazifemizi yerine getirmek üzere. Arkamda gördüğünüz evde onun çocukluğu geçti. Kendisi 4-5 yaşlarına kadar köyde kaldı. Çocukluğu burada geçtiği için köye çok bağlıydı. Sürekli boş vakitlerinde, bayramlarda buraya gelirdi. Vefat ettiğinde de köye defnedilmek istemişti. Bizde son vazifemizi yerine getirdik. Babasının yanına gömülmek istedi dedi. Benim cenazemin üzerinden dedikodu yapmalarına izin vermeyeceğim Özerman'ın uzun süre kanserle mücadele ettiğini anlatan Çetinbaş, Son 1 haftasına kadar dirayetli, ayaktaydı. Kanserle mücadele etti. Ölümü adeta gülerek karşıladı. En ufak bir yılgınlık göstermedi. Her zaman ölümden de bahsetti, öleceğini de biliyordu. En son görüştüğümüzde, 'Herhalde bu son senem' diyordu. Kendisi dünya çapında ünlü bir insan olmasına rağmen İstanbul'da kendisi için tören yapılmasını kesinlikle istemedi. Gazetelerde, basında da görmüşsünüzdür. Teşvikiye Cami'ye gelecekler, orada dedikodu yapacaklar. Yani sanat dünyası içinde yetiştiği için o camiayı çok iyi tanıyan biri olarak, 'Kesinlikle benim cenazemin üzerinden istismar yapmalarına, dedikodu yapmalarına izin vermeyeceğim' diyerek kabul etmedi. Bu şekilde sade bir törenle defnedilmek istedi ifadelerini kullandı.