İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları devam ederken, çocuk, kadın demeden bombaların altındaki ölümler ve yıkımların acı veren görüntüleri ebeveynler başta olmak üzere, çocuklarda da psikolojik yaralanmalara neden oldu. Rehberlik Uzmanı Özcan Aladağ, "Savaş videoları gelecekte çocukların yaşamlarında büyük izler ve derin sıkıntılar bırakabilir" dedi.
Sosyal medyada yer alan çoğu platform kullanım yaşı her geçen gün daha da düşüyor. Yurt genelinde yapılan araştırmaya göre ise sosyal medya kullanım yaşı bazı kurallara rağmen 5 yaşına kadar düştüğü raporlandı. Yoğun bir şekilde sosyal medya kullanımı artan çocuklar için uzmanlar, sosyal platformlara yansıyacak İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği yoğun bombardıman savaş görüntülerinin, psikolojik yapılarını önemli ölçüde zedeleyeceği uyarısında bulundu.
"Çocuklarının gelecekteki hayatlarında önemli izler bırakabilmekte"
Savaşın insan psikolojisi üzerinde yıkıcı bir etkisinin olduğunu ve özellikle çocukların bu süreçten olumsuz etkilenebileceğini belirten Rehberlik Uzmanı Özcan Aladağ, "Filistin ve İsrail olaylarına baktığımız zaman da bir katliam yaşanıyor. Doğal afetler, savaşlar, terör ve pandemi gibi olaylar özellikle çocukların ruhsal gelişimlerinde ve çocuklarının gelecekteki hayatlarında önemli izler bırakabilmekte. Dijital dünyada günümüzdeki bütün toplumsal olaylar sansürsüz bir şekilde ve çocuklar da bu yayınları sınırsız bir şekilde izleyebiliyor. Bu nedenle çocuklarda özellikle dijital oranı çok yüksek dijital bağımlılıkları ise çok yüksek. Bu nedenle öğrencilerimizi, çocuklarımızı bu olaylara karşı dijitalden uzak tutmamız gerekiyor. Görüntüler çok sansürsüz ve açık bir şekilde biz yetişkinler bile bu görüntüleri izlerken kendimizden geçiyoruz. Psikolojimiz bozuluyor. Bu tür savaş videoları çocukların gelecekte yaşamlarında büyük izler derin sıkıntılar bırakabilecektir. Bu nedenle kesinlikle ebeveynlerin savaş görüntülerini çocuklarına da izletmemeleri gerekiyor" dedi.
"Savaş çok önemli bir toplumsal olay, burada kin, nefret, öfke var"
Anne ve babaların da bu olaylar karşısında tedbirli olmasını gerektiğini belirten Özcan Aladağ, "Tabii anne ve babaların da temkinli olmaları gerekiyor. Toplumsal olaylar karşısında bir pandemi örneği yaşadık. Bu pandeminin olumsuz etkilerini bugünün çocuklarında hala yaşıyoruz. Çocuklarımızda davranış bozukluklarını görüyoruz. Savaş çok önemli bir toplumsal olay, burada kin, nefret, öfke var. Bu nedenle çocukları uzak tutmamız gerekiyor. Anne ve babaların da bu olaylar karşısında temkinli davranmaları gerekiyor. Ve çocuğu örnek olmaları gerekiyor. Tabi çocuklar burada nasıl davranacak? Sorusuna bakacak olursak anne ve babaların bu toplumsal olayları çok fazla abartmadan uygun bir dille anlatmaları gerekiyor. Yapılan araştırmalarda anne ve babaların bu tip olayları çocuklardan uzak tutmalarını konuşmamaları gerektiğini düşünüyorlar ama son derece yanlış bir algıdır. Anne ve babaların bu olayları çocuklara uygun bir dille çok fazla detaya girmeden konuşmaları gerekiyor. Çocuklarda bir farkındalık oluşturmaları gerekiyor. Anne ve babalar burada bu tepkiyi gösterirken çocuklarının da güvende olduklarını anlatmaları gerekiyor. Çocuk bu tip toplumsal olaylar karşısında kendini güvende hissetmeli ve buna benzer davranışları sergilemelerini istiyoruz" şeklinde konuştu.
Başarı için öğrencilere seslenen Aladağ, "Dijital dünyada birçok tuzaklar da var bir tanesi ise oradaki sanal reklamlar. Öğrencileri farklı kanallara yönlendiriyorlar. Öğrenci 1 saatlik bir video izlemeye oturduğu zaman bir bakıyor ki 3 saat geçmiş. Oradaki 2 saat kayıp olmuş, çöpe gitmiştir. Bu nedenle öğrencilerimizin sınav başarısı için dijital dünyadan uzak durmaları son derece önemlidir" diye konuştu.
İHA
İHA